“açalım kızıl sancağı
geçsin yezid’lerin çağı
elimizde aş bıçağı
tevekkeltü taalallah” (Pir Sultan)
Ülkemizin savaşın, iç savaşın içine sürüklendiği bu dönemde, kendisi olarak var olma mücadelesi de alabildiğine görkemli bir şekilde her alanda ve yerde hissedilmekte… Kimlikler, kültürler ve inançlar devletin tekleştirici dayatmasına, her şeyi Türk-İslam senteziyle açıklamak isteyen zihniyetine karşı direnişe geçmiş bulunmakta. Devletin egemen bakışı artık halk içinde itibar görmemekte.
Her kesim kendisini örgütlemek, ifade etmek gibi bir süreci bilinçli yada genel atmosferin etkisiyle başlatmıştır.
Bugün Maraş, Elbistan, Pazarcık, Antep, Adıyaman, Malatya, Küreçik, Sarız hatında artık özgür yaşam örgütleniyor. Ari Mazın-Nurhak Özgür Yaşam ve Demokrasi Platformu (Sev-Der, Güç-Der, Kürecikliler Derneği, Hasanalililer Derneği, Kistik Vakfı, Uzunpınar Köy Derneği, Uzunhasan Köy Derneği, Avr. Kürecik Halk İnsyatifi, Darıcalılar Sosyal Yardımlaşma Derneği-Avrupa, Maraş Girişimi) uzun süredir yürütmüş olduğu çalışmaların sonucunda ilk etkinliğini kimliksel vurgusuyla, inançsal duruşuyla ortaya koydu.
Kasımoğlu’ndan Zerdeşt’e, Zerdeşt’ten Argeş’e…
17 Temmuz’da Kürecik’te idam edilişinin 100. yılında Kasımoğlu Memedali anısına, köyünde anıt mezarı yapıldı. Yıkık olan konağının yeniden inşası için temel döküldü ve Kürecik Cemevi’nin önüne görkemli bir anıt dikildi. Yüz yıldır unutturulmak istenen Memedali, Huri’nin ağıdında can buldu, mekan ve makamına kavuştu.
HES projelerine karşı 18 Temmuz’da Zerdeşt’in huzurunda toplanıldı. Hasanali’den nefesler eşliğinde yürüyenler, Kantarma’da pirleri Abuzer Erdoğan, Ali Ekber Bakır, Veyis Soysüren, Tacim Bakır’a mihman, cemevinde cem, cemaat oldular.
19 Temmuz’da ise Şengal’de bedenini Êzidî katliamına karşı siper eden Argeş (Başar Alagöz-Gümüş) huzurunda buluştular. Binlerce kişinin katılımıyla, Sevdilli Festival alanında özgür yaşama dair umutlar bir kez daha dile geldi. Yeni yaşamın sembollerinin isimleri zikredildi. Mustafa Bozkurt’la başlayan, Argeş ile zirveye varan bölgedeki özgür yaşamın temsilcileri aşkla yad edildiler. Bu onuru bahşeden şehitlerin huzurunda direniş çağrıları yapıldı. Bölgenin yeniden kendisini var ettiği bir sürece şahitlik edildi.
Güzelleşti…
Suruç’tan gelen haberlerin dağladığı yürekler, Molâ Buttan’ın gülüşü güzel, bakışı güzel kızı Fidan Doğan’ın 25 Temmuz’da huzurunda toplandı. Katliamları ve onun ardındakileri lanetleyerek, direniş andı içti.
Maraş kendisi olmanın resmini çizebildi.
Şimdi Maraş 14-15 Ağustos’da Engin Sincer’in, Erdal’ın huzurunda toplanmaya hazırlanıyor. Şehitlerin, hakkın ve hakikatin makamında, hak ile hakkikatle buluşmak, nasiplenmek için Maraş’da buluşuyor.
O ne güzel gündür ki; hakikat makamında dara durabiliyoruz. O ne güzel gündür ki; onların huzurunda özümüzü dara çekebiliyoruz. Aşk olsun ki onlara; onların varlığında biz biz oluyoruz…