Daha önceki yıllarda denendiği gibi, bu yılda , Şubat- Mart Hızır ayı vesilesi ile, Diyanet ve CEM vakfına bağlı ,Alevi İslam Din İşleri başkanlığının talebi doğrultusunda, avrupaya 13 civarında Suni dede/hoca nın görevlendirildiği ilgili DİYANET İşleri başkanlığı belgesinden anlaşılmaktadır.
Görevlendirilen bu İmam-Dedeler islamın temel kurallarının sınavından geçtiklerine göre, bu yönlü bir egitime tutuldukları anlaşılmaktadır.
Bu neden ile, Alevilerin inanç merkezlerine Cümbüş evi diyen Diyanetin , bu dede/imamları aracılığı ile, özellikle etkili olamadığı Avrupadaki alevi kurumları ve toplumuna yönelik bir devlet operasyonudur.
Bu dedelerin Tunceli Valiliğinden sevk görev izni ve evrakı aldıklarına bakıldığında, Tunceli bölgesinden devşirildikleri anlaşılmaktadır. Hangi ocağa bağlı oldukları bir yana, bunlar mevcut hali ile zaten hem YOL, hemde Ocak düşkünüdür.
Hiç kimse bir Hak ve Hakikat Yol’u olan , Alevi İnancını ve onun temsil kurumu olan kadim Ocaklarını NAHAKIN zulumat aleminin Kirletilmiş Nefsine alet edemez ve ona biat ettiremez.Bunu yapmaya yeltenen ,kim ve hangi makamda olur ise olsun, YOL’dan da, Makamdan da düşürülür.
25 yılı aşkın bir süredir Avrupa başta olmak üzere ,bu asimilasyon Truva atlılarına karşı, Ceddimizin Kadim Yolunu ve değerlerini temiz tutma mücadelesi veriyoruz.Bu güne kadar bunların alevi toplumu içinde genel geçerli ,bir meşruyet bulmalarına fırsat verilmedi.
Aşagıdaki görev emir belgesinde adları ve görev yerleri yazılı , OCAKLARINI NEFSİNİ alet eden Diyanet Dedeleri açık ve net olarak, Muaviye kurumundan İcazet almakla , İkrarları bozulmuş ve Alevi Taliplerinin rızasını kaybetmişlerdir. Alnı açık bir Cem meydanında rızalık alacak yüzleri kalmamıştır.
Mevcut şartlarda Türkiyede Muaviye düzeni hüküm sürse de, Avrupada ki alevi toplumu ve kurumlarının aydınlık ortamına girmeye cesaret edemeyecek , bu gizli görev emri ile dolaşan yarasaların, karanlık dünyalarında kaybolup, tekrar geldikleri gibi sahiplerine geri dönecekleridir.
Devletin bu yönlü sızma ve dezinformasyon yolu ile, toplumda kafakarışıklığı ve asimilasyon zemini yaratmak istediği açıktır. Bu projesinde ne yazık ki, hala bir kaç yol düşkünü, Nefsinin kurbanı simsar kişiler bulabiliyor. Alevi kurumları ve toplumu, bu Tunceli odaklı Dede/İmamlara ve bunlara yataklık yapan ilgili alevi kurum veya kurumlara karşı, Alevi inancınn düşkünlük kurumunun gereklerini en etkin şekilde uygulayarak, gerekli müeyyideleri uygulamalıdır.
Tüm avrupa ve Türkiyedeki alevi kurumları bu kaçak ve gizli DİYANET MİSYONERLERİ deşifre ederek , YOL’umuzun kadim değerlerini kirletmeye fırsat ve izin vermemelidir.
Ali Köylüce