Gelenek: İnsanlığın inanç,sosyal ve kültürel tekamülünde, doğa ve yaşam ile ilişkisi dahilinde geliştirdiği tekrarların sonucu oluşan ve artık genlere ilişmiş olan doğal davranışlara gelenek diyebiliriz. Halklar doğanın birbiriyle ne kadar uyumlu – rızalı olduğunun yaşam pratikleri ile anlama kavuşturmuştur. Tüm doğanın birbiri ile hediyeleşmesini, rızıklaşmasını, rızalaşmasını bir meyve ağacının karşılık beklemeden meyvesini paylaşmasını, çiçeğin nektarını paylaşmasını, nehrin suyunu paylaşmasını, canlının bedenini paylaşmasını anlama kavuşturmuştur. Anlam sosyal, inançsal olarak gelenekler, bayramlar, ibadetler ile doğal rızalık yasasını kutsamaya yöneltmiş bu durum kültürü açığa çıkarmıştır. Kültürler toplumların coğrafya ile olan rengidir. Doğal olan saptırılmadıkça dünya da birbirine yakındır ritüeller.
Reya Heq/ Raa Heqi/ Hakk Yol Alevi Halklarında bu yönlü bayram, ibadet ve gelenekleri var. Ma’nın, Qile’nin, Ece’lerin(Ana Kadın) yasaları olan ME’lerin bereketli coğrafyası Anadolu(Komia) ve Mezopotamya sonbahar 21 Aralık ekinoksu ile bayram ve ibadet sürecine girdi. Yaz döneminde rızıklar birlendi Gamlık(İşi yapacak öküzler) hazırlanır. Gam(Düven) harman yapılır. Galmast( Harmanda dağıtılan lokma) pay edilir. Ga(Öküz) içeri alınır. 21 Aralık’da ilk bayram olan Sere Sale (Yeni Yıl) hazırlıkları başlar ilk kırk günlük üçlemenin bayramı olan Khal Gağan kutlamaları için haneler hazırlanma sürecine girer. Evlerin iç ve dış temizliği yapılır. Zeyi’ler(Evden ayrılmış kızkardeşler teyze ve halalar) için Gağand hediyeleri düşünülmeye, ziyaretlerde öncelik sırası büyükten küçüğe sıralanmaya başlar. Mezarlık ziyaretleri için lokmalar düşünülür. Çocukları ve gençleri bir heyecan sarar. Herkes eski yılın kamil insanı Khal(Yaşlı, Bilge)ı, Yeni yılın habercisi Buk(Gelin), artık yılın temsili Ruvi-Luyi(Tilki) için temsil kıyafetlerini ve kimlerin olacağının tatlı telaşına girerler. Doğa beyaza bürünmekte tekrar çarka giren doğa yeniden uyanış için Cem’e durmakta, harlanıp(Isınma) uyanmak için doğanın narin ritmi ile Semah’ üçlemeye girmektedir. Harlanan Cemre doğuracaktır. İlk Kırk gün Ocak sonuna kadar olan süredir. İkinci Kırk gün ile Gağan’dan Xızır ayına geçilir. Üçüncü Kırk gün ile Xızır’dan, Heftemal’e, Newroz’a ve Hıdrelleze geçilir. İlk kırk gün olan Gağan’da üç günde oruç tutulur. Oruçtan sonra mezarlara gidilir. Lokma verilir.
Ay Takvimi’ne göre 12 Ocak – 13 Ocak yeni yıl kutlamaları çerçevesinde Khal Gağan evleri gezer. Güneş Takvimine göre bu tarih son dönemlerde 31 Aralık ve 1 Ocak olarak kutlamalar yapılmakta. Lakin dünya bu şekilde bir resmiyete gitmiştir. İlk Kırk gün Gağan sayıldığı için sorun olarak da görmemek gerekir. Alevi toplumu egemen sistemler tarafından baskı ve katliam cenderesinde tutulduğu için bayramlarını merkezi iktidarların resmiyetine uydurmuş durumdadırlar. Toplumsal örgüt çabalarımız merkezi iktidarların hukuk’una göre şekillendiği için bu sendikal ve dernek örgütlenmesinde sıkışmış vaziyette bu nedenle anmalar silsilesinde toplum sürekli yaslı ruh haline mahkum edilmekte. Halbuki yılın her anını rızıklaşma ve rızalaşma inanç kültürü ile yaşayan Alevi Halkları bayramlarımızı yeniden canlandırmalıyız. Dünya halkları ile paylaşmalı ve bizi kendi rengimizle anlamalarını sağlayacak kanallar açmalıyız.
Örneğin Necati Şahin canın organizasyonunda büyük emek verdiği “Yol Bir Sürek Binbir Barış Senfonisi”nde ki gibi geleneğimizi, Anadolu ve Mezopotamya kültürünü Barış ve Rızalık yolunu anlatan “ Rızalık Karnavalı Khal Gağan” bayramı kutlanabilir. Bu kutlama tüm Alevi Halkların ve Kurumların birlikte güç vermesi ile hazırlanabilir. Çocuklarımız bayram kıyafetleri evleri ziyaret edebilir. Evlerde, kapı önlerinde halaylar çekilebilir. Khalo Gağan temsili ile tüm meydanlarda müzikli temsiller hazırlanabilir. Bu yaklaşım Anadolu ve Mezopotamya halklarına çok daha geniş tanışma ve ilişki kurma alanları geliştirir. Gençlerimize ve çocuklarımıza engin kültürümüzü yansıtmış oluruz. Aynısını Türkiye’de biz Alevi kurumların da omuzlarındadır. Geleneksel bayramlarımız ile toplumumuza umut ve güç katabiliriz. Bu yönüyle Necati Şahin canın Türkiye’de İstanbul’da çalışmalarına başladığı “Uluslararası Barış Senfonisi” organizasyonunun “Khal Gağan” temsilini de içinde barındırması hepimize güç katar diye düşünüyorum.
Yeni Yıl Dünya Halklarına ve Cümle Cana Bolluk, Bereket, Mutluluk Getirsin.
Hakk Aynamız, Xızır Yardımcımız Olsun…