Ankara Katliamı davasında, tanık Mehmet Berkin Kanalp’in IŞİD’li firari sanıklara reklam hizmeti verdiği ortaya çıktı. Avukatların talepleri reddedildi.
Haber Merkezi
Ankara’da 10 Ekim 2015’te IŞİD tarafından gerçekleştirilen Ankara Katliamı davasının 16 firari sanığın ve insanlığa karşı suçtan yargılanan tek tutuklu Erman Ekici’nin yargılandığı davanın 14’üncü duruşması dün Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme salonunda sanık sandalyeleri yine boş kaldı, Erman Ekici SEGBİS’le bağlandı.
Mahkeme başkanı, duruşmada dinlenmesi beklenen IŞİD’in Adıyaman’daki yapılanmasının kurucusu Mustafa Dokumacı’nın eşi Ulkar Mammadova’nın adresinde bulunmadığını söyledi. 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’ndan Gülşah Kaya, “MİT sınır dışı operasyonlar yaparak kimi sanıkları Türkiye’ye getirdi. MİT aynı operasyonları dosyanın firari sanıkları için neden yapmıyor” diye sordu. Güler’in ifadesine dikkat çeken Kaya, şöyle konuştu: “İlhami Balı’nın da öldüğü belirtiliyor. Eşi burada yaşadığını söylemişti. Türkiye’nin her şehrinden saklanan mühimmat ve silahların olduğunu söylüyor.” Kaya, Güler’in ifadesinde IŞİD’lilerin Türkiye’de hâlâ aktif ve saldırı hazırlığı içinde olduğunun anlaşıldığını da aktardı.
Avukat Gamze Gökoğlu, Mustafa Dokumacı’nın hem örgüt yöneticisi hem de Ankara Katliamı’ndan sorumlu olması sebebiyle fail olduğunu vurgulayarak suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Avukat Eylem Sarıoğlu da dosyanın firari sanıklarından Nusret Yılmaz’ın ‘örgüt üyeliği’ yerine ‘örgüt yöneticiliği’ suçlamasıyla yargılanması gerektiğini söyledi, suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Avukat Senem Doğanoğlu ise şunları söyledi: “IŞİD’in tüm mühimmat sevkıyatını ve ne yaptığını anlatan bir rapor geldi. MASAK raporunu teyit eden bilgiler var. 96 kişilik bir excel listesi var. Bir maaş listesi var. MASAK raporunda Irak’ta esir ve şehit ailelerine gelir toplayan birinden bahsediliyor. Hâlâ faal olan bir örgütün çerçevesini çiziyor. Katliamın aranan failleri adına para akışı var. Araştırılmasını istiyoruz.”
Avukat Erkan Sabri Ünüvar da firarilerin yakalanması için çok çeşitli taleplerinin olduğunu belirtti. Ünüvar, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’de eylem hazırlığındalar. EGM, MİT ve Jandarma İstihbarat Başkanlığı’na ayrı ayrı yazı yazın.”
‘FİRARİ SANIKLAR REKLAM HİZMETİ ALMIŞ’
Tanık Mehmet Berkin Kanalp SEGBİS yöntemiyle duruşmaya katıldı. Kanalp’e firari sanıkların hiçbirini tanımadığını, basından bir iki ismi bildiğini iddia etti. Kanalp, “Hiçbiriyle para ilişkim olmadı” dedi. “Masak raporlarında ismin geçiyor” denilmesi üzerine Kanalp, “Ben de şaşırdım, nerede geçtiğini hatırlatır mısınız?” dedi. Firari Muhammet Zana Alkan’ın 22 Ekim 2017’de hesabına para yatırıldığının tespit edildiğinin söylenmesi üzerine Kanalp şunları söyledi: “Google’a reklam hizmeti veriyorum. Eğer ki firma ismi olursa kim olduklarını ortaya çıkartabiliriz. Peşin parayı alıp reklam yapıyoruz. Dediğiniz tarihlerde şahıslarla da çalıştık. Siyasi taraftan gelen işleri kabul etmiyoruz. Paraların hepsi faturasız iş ve reklam bütçedir.”
Avukatlar, 8 Eylül- 10 Kasım 2017 arasında birden fazla firari sanığın Kanalp’ın hesabına para yatırdığını, bunların detayının ne olduğunu, hangi amaçla yatırıldığını mahkemeyle paylaşmasını talep etti.
Mahkeme Kasım Güler’in ifadeleriyle ilgili bilgilerin ve belgelerin istenmesine karar verdi. Mahkeme heyeti avukatların, 10 Ekim Katliamı’nın faillerinden olan Ahmet Güneş’in eşi Esra Güneş’in dinlenmesi talebini ise reddetti. Dava 12 Mayıs’a ertelendi.
KAYNAK: BirGün Gazetesi
