Maltepe Belediyesi’nin ‘işgalci’ olmak iddiasıyla şikayette bulunduğu Maltepe Cemevi Derneği’nin Başkanı Erdinç Yılmaz bugün hakim karşısına çıktı. Duruşma sonrası konuşan Avukat Yusuf Eycan, “Belediyenin bu davalardan feragat etmesi gerekmektedir. Halk oradan asla çekilmeyecektir. Aleviler cemevinde işgalci değildir” ifadeleri kullandı.
Maltepe Belediyesi tarafından ‘işgalci’ iddiasıyla şikayet edilen Maltepe Cemevi Derneği’nin Başkanı Erdinç Yılmaz bugün İstanbul Anadolu 61. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tanıklar dışında kimse alınmazken; bir sonraki celse 27 Ekim 2022 günü saat 12.15’e ertelendi.
Duruşmanın ardından katılanlar İstanbul Kartal’daki Anadolu Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Sürece ilişkin hatırlatmalarda bulunan Avukat Yusuf Eycan, “Maltepe Belediyesi’nin hiçbir maddi katkısı olmamıştır. Halkın kendi katkılarıyla yıllar içerisinde süren çabasıyla tamamlanmıştır. Amaç kendilerinin yönlendirdiği bir vakıf tarafından yönetmektir. Hiç kimsenin cemevi ile maddi bir ilişkisi yoktur. İlişki tamamen manevidir. Belediyenin bu davalardan feragat etmesi gerekmektedir. Halk oradan asla çekilmeyecektir. Aleviler cemevinde işgalci değildir” diye konuştu.
“MALTEPE SINIRLARI İÇERİSİNDEKİ TEK CEMEVİDİR”
Maltepe Cemevi Derneği Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Tüm kamuoyunun bildiği üzere Maltepe’deki Alevi toplumunun ortak iradesiyle cemevi olarak tahsis edilmiş alanda Gülsuyu Cemevi ismiyle 1992’de inşa edilmiş cemevimiz tam 30 yıldır Alevi toplumuna hizmet etmektedir. Bu geleneğin devamı olarak Maltepe Cemevi Alevi toplumunun bayraklaşmış bir kurumudur. Halen Maltepe sınırları içerisinde hizmet vermekte olan tek cemevidir.
1992’de mülkiyeti belediyede olmak üzere cemevi yapılmak üzere tahsis edilmiş, Alevi toplumu tarafından cemevi olarak 7 kat inşaatı yapılmış, kaba inşaatı bitirilmiş, çatısı kurulmuş; “Maltepe Cemevi binasını, tamamlayıp size teslim edeceğim” diye Alevi erkânı önünde ikrar veren Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, cemevi binamızı haksız ve hukuksuz olarak Süreyya Paşa Vakfı’na devredip, belediye şirketi MATAŞ’ı da kiracı göstermiştir. Buradaki amaç Maltepe Cemevi’ni işgalci duruma düşürmektir.
“CEMEVLERİ TİCARETHANE DEĞİLDİR”
İsyanımız ve davamız şudur:
1- Maltepe Cemevi dahil tüm cemevleri öncelikle itikat sahibi Alevi toplumunun ibadethanesidir. Kimsenin mülkiyet hakkıyla oynayabileceği, kiraya verebileceği, kültür merkezi olarak işletebileceği ticarethaneler değildir.
2- Bin yıllık Serçeşme kültürüyle her tür baskıya ve zulme rağmen dün vardık, yarın da var olacağız. Cemevleri Alevi toplumunun var olmasında temel örgütlenmelerdir. Bağımsızlığını koruyan, bu toplumun hak ve hukuku üzerine inşa edilmiş kurumlardır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ya da başka siyasi yapıların müdahale edebileceği, istediği gibi yönetip, yönlendirebileceği arka bahçeleri olmayacaktır.
“SABIR TAŞI ÇATLAMIŞTIR”
3- Maltepe Cemevi, Alevi toplumunun desteği ve rızasıyla 30 yıldır sürdürdüğü erkan hizmetlerini kimseye baş eğmeden sürdürmeye devam edecektir. Elektriklerimiz kesildi. Cemevi kapımız gece yarıları kırılarak açıldı. Kendi mülkümüzde işgalci ilan edildik, yok sayıldık,. Kendi aramızda toplum içinde dayanışmayla, Hakk rızası üzerine yaptığımız hizmetlerle dalga geçildi. Alevi toplumu ve Maltepe Cemevi olarak Cumhuriyet Halk Partili Belediye Başkanı Ali Kılıç tarafından uğradığımız zulüm, eziyet, itibarsızlaştırma gayretini, şimdiye kadar başka birisi yapma cesaret ve cüretini gösterememişti.
4- Alevi toplumu, Hakk kapısı olarak cemevlerini kendi bilinç ve iradesiyle kendileri var edecektir. İtikat ile siyaseti birbirine karıştıranlara da en güzel cevabı elbet sandıkta verecektir.
5- Eğer Ali Kılıç siyaset yapacaksa; işte belediye, hizmet üretsin. “Yok ben Hakk yolunda hizmet vermek istiyorum” diyorsa istifa etsin, kapımız herkese açıktır. Ancak şu bilinmelidir; Alevi toplumu kendi eliyle yapmış olduğu 30 yıllık binasını, bayraklaşmış Maltepe Cemevini, Hakk Kapısını, kendi öz örgütlenmesini, ne belediye başkanı Ali Kılıç’a ne de Ali Kılıç’ın cemevimize sokmak için ben kurdum oldu diyerek kurduğu vakfa teslim etmeyecektir. Sabır taşı çatlamıştır.”
PİRHA / İSTANBUL