Can TV ile dayanışma gecesi Almanya’nın Köln şehrinde gerçekleştirildi. Gecede konuşan Can TV Genel Yayın Yönetmeni Zeynel Gül, “Yola çıkarken üzerimize aldığımız sorumluluğun bilincindeydik. Ötekileştirilmiş toplumlar var. Bu insanların sesi çıkmıyordu, bilinmiyordu. Seslerini duyurabilir miyiz diye düşündük ve onların sesi olmaya çalıştık” dedi.
Demokratik Alevi Federasyonu’nun (FEDA) organizasyonu ile Almanya’nın Köln kentinde Can TV ile dayanışma gecesi düzenlendi. Etkinlikte ilk olarak konuşan FEDA Eş Başkanı Huri Kabayel dayanışmanın önemine değindi.
Gecede söz alan Can TV Genel Yayın Yönetmeni Zeynel Gül ise 6 Şubat günü Maraş merkezli yaşanan depremlere değinirken, şunları söyledi:
“ALEVİLER ÖRGÜTLÜ OLDUKLARINI GÖSTERDİLER”
“Aleviler tüm engellemelere rağmen ilk defa örgütlü olduklarını gösterdiler. İnsanları korumaya çalıştılar. Yürekten teşekkür etmek istiyorum. Bir yanımızın hala kanadığı bir süreçte, FEDA’nın böyle bir etkinlik düzenlediği için teşekkür ediyoruz.
Yola çıkarken üzerimize aldığımız sorumluluğun bilincindeydik. Ötekileştirilmiş toplumlar var. Bu insanların sesi çıkmıyordu, bilinmiyordu. Seslerini duyurabilir miyiz diye düşündük ve onların sesi olmaya çalıştık. Anadolu’da hangi köye gitsek, kapılarını bizlere açtılar. Anadolu çok zengin bir kültür yapısına sahip. Aleviler birbirini çok fazla tanımıyordu. İkinci görevimiz Alevileri tanıtmak oldu. Bugün Alevilerin arşivi denince Can TV’nin arşivi akla geliyor. Aleviler ile işçileri, çevrecileri bir araya getirdik.
Deprem bölgesinde sorunlar hala devam ediyor. Can TV ile dayanıştığınız gibi oradaki insanlar ile dayanışmayı sürdürelim.”
“KILIÇDAROĞLU İLE EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKINI DESTEKLİYORUZ”
Etkinlik sanatçı Ali Doğan Gönültaş kılamlarını seslendirirken, Gönültaş’ın ardından sahneye çıkan Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Eşit Başkanı Hüseyin Mat, 14 Mayıs günü gerçekleştirilecek seçimlere değinerek, şöyle konuştu:
“TV10’u kapatarak sonuç alabildiler mi? Hayır. Can TV ile yola devam ediliyor. Biz bu diktatörlerin korkusu olmaya devam edeceğiz. Dayanışma ile bu televizyonları yaşatabiliyoruz. Deprem yaşadık ama asıl felaket kontrolsüzlüktü. AKP iktidarının enkazın altında kaldığını söyleyebiliriz. AKP/MHP son 20 yıldır ülkemizin üzerine çullanmış resmen. Depreme baktığımızda bir hırsızlık silsilesini görüyorsunuz. Aslında bir katliam yaşandı. Sorumlusu da bu hırsızlık silsilesidir. Bunun hesabını sormamız lazım. Başımızı dik tutup, yolumuza devam edeceğiz. Önümüzde bir fırsat var. 14 Mayıs son derece önemli bir seçim. Biz barıştan, demokrasiden, eşitlikten, özgürlükten yana tarafız. Tüm gerici unsurlardan kurtulmak için ne gerekiyorsa onu yapacağız. Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçimlerde destekleyeceğiz. Emek ve Özgürlük İttifakı’nın parlamentoya güçlü şekilde girmesi için elimizden geleni yapacağız. Önce Erdoğan ve Cumhur İttifakı’ndan kurtulacağız. Asıl mücadele ondan sonra başlayacak.”
“ÖLDÜREN DEPREM DEĞİL AKP’NİN ÇÜRÜMÜŞ ZİHNİYETİ”
Program sanatçı Ayfer Düzdaş’ın kılamları ile sürdü. Düzdaş’tan sonra söz alan HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul da şu ifadeleri kullandı:
“Can TV ve geleneği sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir inancı ve kadim kültürü yayma, yaşatma görevi de görüyor.
Afeti felakete dönüştüren iktidarın ahlaksızlaşmış, hırsızlaşmış zihniyetiydi. Beklenmeyen bir deprem değildi. Uyardılar ama maalesef iktidar hiçbir hazırlık yapmamış. Deprem için yıllardır toplanan vergilere rağmen hiçbir önlem almadılar. Birçok kez imar affı çıkardılar. Deprem öldürmüyor. Öldüren AKP’nin çürümüş zihniyeti. Depremin ilk üç gününde hiçbir arama kurtarma ekibi gelmedi. Öfkeliyiz, kızgınız ve bu iktidardan bunların hesabını mutlaka sormalıyız.”
PİRHA / ALMANYA