İktidarın tarım politikaları açlığa davet!

Büyük Sahra Çölü’nde Türkiyeli şirket Dekinsan Grup, buğday hasadını yaptığı övgülerle aktardı. Diğer taraftan buğday coğrafyası Konya Karapınar çölleşiyor gerekçesiyle enerji şirketlerine peşkeş çekilirken dünyada mutlak aç sayısı 258 milyona ulaştı

Cezayir’in Büyük Sahra Çölü’nde bulunan Adrar kentinde Türkiyeli Dekinsan Grup bünyesinde faaliyet gösteren Sarl Dunaysır Şirketi, ilk buğday hasadını yaptı. Cezayir yönetiminin, ülkenin stratejik kalkınma planları arasına aldığı tarım projelerinde Sarl Dunaysır Şirketi’nin çölde başlattığı projede Cezayir’de ilk defa kullandığı belirtilen biçerdöverlerle hasat yapıldığı duyuruldu.

Çölde buğday verimi!

AA’nın övgüler dizdiği şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kösen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Adrar kentindeki 4 bin hektar arazi üzerinde geçen yıl başladıkları tarımdan çok ciddi verim aldıklarını söyledi. Kösen, hasadı yapılan buğdayın çok kaliteli olduğuna dikkati çekti. Dönüm başına 700, hektar başına da 7 ton gibi bir rekolte elde ettiklerini belirtirken Türkiye’de rekolte seviyesi 400 kilogram olması dikkat çekici. Kösen, Adrar’da başladıkları projenin sadece yüzde 30’luk bir kapasiteyle hizmette olduğunu, bir yıl sonra yüzde 60, 2025 itibarıyla da projeyi yüzde 100’lük kapasiteye ulaştırmayı hedeflediklerini kaydetti.

Türkiye buğday ithalatında 3’üncü sırada

Diğer taraftan Türkiye’nin buğday ambarı olarak nitelenen Konya havzasında toprakların çölleşmeye başladığı iddiasıyla araziler amaç dışı kullanılıyor. Geçtiğimiz gün açılışı yapılan 20 bin dekar tarım arazisi üzerine güneş enerji santrali ‘tarlası’ haline getirilmesi tarımın Türkiye’de nasıl önemsizleştiğini ortaya koymakta. 2021 yılında yurt dışında 11 milyon ton buğday ithal edilmesi en temel gıda gereksinimlerinin ithalata bağlandığını gösteren önemli bir veri. Ayrıca Birleşmiş Milletler’in (BM) 2022 yılı Haziran ayında yayımladığı gıda görünümü raporunda Türkiye en çok buğday ithal eden ülkeler arasında 3. sırada yer alıyor.

Nüfus ikiye katlandı, üretim aynı

Türkiye’de 2021 yılı buğday toplam üretimi 17.7 milyon ton olarak gerçekleşirken 1977 yılında da aynı oranda buğday üretiminin yapılabiliyor olması dikkat çekici. 1977 yılında Türkiye’nin nüfusu 41 milyon iken elde edilen buğdayın 2021 yılında nüfusun 85 milyona ulaşması Türkiye’deki tarım politikalarının durumunu ortaya koymakta. TÜİK verilerine göre buğday üretiminde ilk 10 il sırasıyla: Konya, Riha, Ankara, Amed, Yozgat, Sêvas, Tekirdağ, Çorum, Kayseri ve Mêrdîn yer alıyor. Yine TÜİK’in son 11 yıllık buğday üretim rakamlarına göre, Türkiye’de 2000 yılında 9.4 milyon hektar olan buğday ekim alanı günümüzde 6.7 milyon hektara gerilemiş durumda.

Tercih enerjiden yana

Sahra çölünde buğday üretimi yapılabilinirken, buğday ambarı Karapınar’da çölleşme iddiasıyla buğday tarlaları GES tarlasına dönüştürülüyor.

Diğer yandan temel gıda ürünlerinde üretim alanları ve üretim potansiyeli gerilerken enerji üretimlerinde ise devasa arz fazlası oluşmuş durumda. Türkiye’de elektrik üretim kapasitesinin 103 bin MW seviyesindeyken elektrik üretim düzeyi ise 25 bin MW seviyesinde. Bu durum mevcut iktidarın enerji üretimlerinde şirketlere verdiği yer tahsisi, vergi indirim ve istisnaları ile alım garantileri iktidarın ekonomi politikalarını ortaya koymakta.
Bunun yanında arz fazlası nedeniyle elektik üretimi yapan şirketlere üretmedikleri elektriğin bedeli için ‘kapasite mekanizması’ adı altında her yıl 250-350 milyon TL ödeme yapılıyor olması soygunun enerji, maden, inşaat üzerinden yürütüldüğünü gösteriyor.

Dünyada 258 milyon mutlak açlık

Birleşmiş Milletler’in (BM) verilerine göre dünya genelinde gıda yardımına muhtaç olan insan sayısı geçen yıl 258 milyona yükseldi. Ancak bu rakam mutlak açlığı ifade etmekte. Yeterli besine ulaşamayan insanların sayısı 2 milyarlara ulaşmış durumda. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 258 milyon rakamının “İnsanlığın açlığı bitirme, gıda güvenliğini sağlama ve herkesin beslenmesini iyileştirme konusundaki beceriksizliğine karşı bir dava” olduğunu dile getirdi. BM, 2021 yılında, dünya çapında gıda yardımına muhtaç insan sayısını 193 milyon olarak açıklamıştı.

‘Kabul edilemez seviye’
BM’nin açıkladığı veriler, küresel gıda güvensizliğinin üst üste dördüncü yılda arttığını ortaya koyuyor. Hâlihazırda gıda güvenliğinin en kötü durumda olduğu ülkeler ise Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Etiyopya, Afganistan, Nijerya ve Yemen olarak sıralanırken bu ülkelerdeki durumun ‘kabul edilemez seviyelerde’ olduğu vurgulandı. Dünyada açlık çeken insanların yüzde 40’ının bu beş ülkede yaşadığı bilgisinin yer aldığı raporda, geçen yıl doğrudan açlık nedeniyle ölüm tehlikesi altında yaşayan insan sayısının ise 376 bin olduğu aktarılıyor.

Kongo ve Etiyopya’da 50 milyon aç!

Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 26.4 milyon insanın günlük asgari kalori ihtiyacını çok zor koşullar altında karşılayabildiği ya da aşırı yetersiz beslenmeden muzdarip olduğu, raporun sunduğu çarpıcı bilgilerden biri. Bir başka Afrika ülkesi olan Etiyopya’da bu rakamın 23.6 milyon olduğu belirtiliyor. BM raporunda ayrıca açlığın felaket seviyesinde olduğu ülkelerden Somali’de 214 bin, Güney Sudan’da 87 bin, Yemen’de 31 bin ve Afganistan’da 20 bin 300 kişinin açlık nedeniyle ölüm tehlikesi ile karşı karşıya olduğu aktarılıyor. Haiti, Nijerya ve Burkina Faso’da da binlerce kişinin benzer şartlar içinde hayatta kalmaya çalıştığı belirtiliyor.

EKOLOJİ SERVİSİ 

#İktidarın #tarım #politikaları #açlığa #davet

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

EN SON EKLENENLER