Alevilerde Hakk’a yürümek (Cenaze Erkânı)

“Ariftir Mushaf’tan dersler okuyan/ Tevrat’ı İncil’i ezber okuyan/ Cemal-i Mushaf-ı bir bir okuyan/ Almıştır fermanı Kuran istemez” (Nesimi)

Ya da;

“Kah çıkarım gökyüzüne / Seyrederim âlemi / Kah inerim yer yüzüne / Seyreder Alem beni” (Seyyit Nesimi)

Alevi asimilasyonu çok ileri boyutta sonuçlar almaya başlamış görünüyor. İnançların, dinlerin temel varlık unsuru olan doğum, yaşam ve ölüm gibi konularda biz Alevilerin geldiği yer asimilasyonun derinliğini göstermekte. “En-el hak” denmekten vazgeçilmesi, Cemin özden arındırıp şekle büründürülmesi, hakka yürüyen canların dejenere edilmiş, Türkçeleştirilmiş kuranla yolcu edilmesi Alevi kimliğinden ne kadar uzaklaştırıldığımızın resmi olmakta.

Son yıllarda özellikle Alevilere yapılan eleştirilerin temelinde de Aleviliğin bu asimilasyonu yatmaktadır. Alevilerin imhasını ve inkârını esas alanların başarısının sonucu bugün gelinen nokta Aleviliğin inkarı ve imhasına dönüşmüş bulunmakta. Diyanet merkezli geliştirilen bu saldırılara karşı tabii ki Alevilerde direncini ancak geleneklerine sahip çıkarak, utanmayarak karşı koyabilirler. Alevi inancının ibadet biçimi kimsenin keyfiyeti, bakış açısı ve niyetine uygun hale getirilemez. Değerli olan, asolan Aleviliğin kendisi olarak var olması ve yoluna devam etmesidir. Biz Aleviler bugün, yıllarca maruz kaldığımız inkarcı, aşağılayıcı, baskıcı sistemlerin, yöntemlerin hakim olduğu uğurlamalara şahit oluyoruz. Bu artık biz Alevileri rahatsız edecek boyuta varmıştır. Bu durum her yerde pişkinlikle, aymazlıkla yürütülmekte…

dardadurmaKısaca Alevi cenaze erkanını notlamak istiyorum ki; bugün her yerde şahit olmaya başladığımız cenaze erkanlarının Alevilikle bir bağının, ilişkisinin olmadığını anlamamızı kolaylasın;

Alevilikte ölüm yoktur, Hakk’a yürüme vardır, “Hakk’a yürüdü, Hakk’a kavuştu” deyimlerine ek olarak “don değiştirdi”, “ruhu revan” oldu ve “O Hak dünyasında biz nahak dünyasında kaldık” deyimlerini de kullanılır.

Alevilerde Hakk’a yürüyen Canı uğurlamaya gelenlerden helallik alınır. Helallik rızalık alma, Hakk’a yürüyenden razı olmak anlamına da gelir. Rızalık ve helallik alımı canın dardan indirilmesidir. “Ölüm” Hakk’a yürüyen canın son dara durduğu andır. Son dar için en uygun yer olan evinin önünde başlar ilk tören, sonrasında cenaze töreninin yapılacağı yerde can dara alınır, helallik istenir. Buna “helallik töreni” ve “helallik meydanı” da denir.

Helallik alımı bir cemdir. Ve cem töreni havasında hizmetler yürütülür. Hakk’a yürüyen can, evinin önünde uygun yükseklikte bir yere konur. Pir, helallik isterken diğer canlar cemlerde olduğu gibi yarım ay biçiminde ayaklar mühürlenerek ve eller göğüste çapraz bir vaziyette dar duruşuna geçer. Dara durmak teslimiyettir. Canlar kendilerini dara çekerek, uğurlamaya hazırlanırlar. Kendisi dara durmazsa, rızalık veremez. Razı olmak için, razı olunmak gerekir. Bu da Pir huzurunda dara durmakla ifade edilir.

Pirin gülbanklarına saz eşlik eder, deyiş eşlik eder, duazimamlar eşlik eder. Hakka yürüyen canın sağlığında sevdiği, dinlediği veya vasiyet etiği bir iki deyişle rızalık bağlanır. Gülbankların, sazın, deyişin, ağıtın olmadığı Alevi cenazesi toprakla buluşmaz. Alevi don değiştirme töreninin asli unsuru budur. Bunun dikkate alınamadığı, yapılmadığı erkan, Alevi erkanı değildir.

Yine birçok yerde farklılıklar gösterse de kefenin üstüne hırka, kadınlarda başörtüsü örtülebilinir. Mezara tabutu ile ve sevdiği ufak tefek eşyaları ile de konulabilir. Önemli bir Alevi grup olan Tahtacılarda ise özellikle kadın canlar mezarlık denilen, en güzel elbiseleri giydirilerek uğurlanırlar. Cenaze yüzü açık, en temiz, en güzel kıyafetleri giydirilmiş, süs eşyaları bile üstüne yerleştirilmiş ve tabutla beraber gömülür, Mezarın üstüne “rüzgârlık” dedikleri renkli kumaş parçaları bağlanır. Yine kimi yerlerde kadınların cenazelerinde alnına kına yakılır.

Yani kefen yoktur, çene bağlama yoktur, kıbleye doğru gömülme yoktur. Çünkü Alevilikte en önemli kıble insan yüzü kabul edilir. Ve tabi cenaze namazı da yoktur, rızalık alma ve uğurlama töreni vardır.

Kısacası; bölgesel farklılıklar gösterse de temelde, cem ve dar ile, sazın telindeki nefesler, deyişler ve duazimamlarla uğurlama vardır.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Yazarın diğer makaleleri