Alevi toplumu, tarihi bir dönüm noktasında önemli bir adım atarak, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne dair görüşlerini ve taleplerini dile getirdi. ‘Semah Dergisi’ yazarları, Alevilerin bu süreçte kendilerini barışın ve demokratikleşmenin asli bir parçası olarak gördüklerini belirterek, 11 maddelik önerilerini kamuoyu ile paylaştılar.
Alevi inanç ve kültürünün özgürce yaşanabilmesi için bu sürecin kararlılıkla yürütülmesi gerektiğini vurgulayan yazarlar, aynı zamanda Aleviliğin bağımsız bir inanç olarak anayasal güvence altına alınmasını talep ettiler. Sürecin, yalnızca silahların susmasının ötesinde, adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün tesis edilmesi anlamına geldiğini ifade ettiler.
Alevi yazarların açıklamaları, son günlerde yaşanan siyasi gelişmelerin ve Kürt halk önderi Abdullah Öcalan’ın barış çağrısının etkisi altında şekillendi. Öcalan’ın 27 Şubat’taki çağrısının ardından, PKK’nın silah bırakma sürecinin başlamasıyla birlikte, bu meseleler üzerine yoğunlaşan tartışmalar da hız kazandı. Meclis’te oluşturulan “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” ise, bu bağlamda dördüncü kez toplandı.
Semah Dergisi yazarları, yaptıkları açıklamada, “Bölgemizde hepimizin bugününü ve geleceğini etkileyen son derece önemli ve tarihi gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmeler, Alevi toplumu olarak bizi derinden etkiliyor. Barış ve demokratik toplum sürecini, geleceğimizi şekillendiren bir fırsat olarak değerlendiriyoruz,” ifadelerini kullandılar.
Alevilerin tarihsel yaralarının sarılması, kimliklerinin tanınması ve gençlerin inançlarını özgürce yaşaması için bu sürecin önemine dikkat çeken yazarlar, “Bu süreç doğru işlerse biz Aleviler, tarihimizde ilk defa bizi yok sayan ve zulmü reva görenlerin yüzlerine karşı hakkı savunacak, zülme karşı duruşumuzu ifade edeceğiz,” dediler.
Yazarlar, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne dair 11 maddeden oluşan taleplerini de sıraladılar. İlk olarak, Aleviliğin bağımsız ve özgün bir inanç olarak anayasal güvence altına alınması gerektiğini vurguladılar. Bu talebin yanı sıra, cemevlerinin ibadet yeri olarak yasal statü kazanması ve el konulan kutsal mekânların iade edilmesi gerektiğini belirttiler. Ayrıca, Tekke ve Zaviyeler Kanunu’ndaki ayrımcı hükümlerinin kaldırılmasını ve Alevi tarihine hakaret eden isimlerin mekânlardan silinmesini talep ettiler.
Taleplerini dile getirirken, Alevilerin toplumsal barış açısından önemli bir rol üstlendiğini ifade eden yazarlar, “Biz Aleviler, bu sürecin bir parçası olduğumuzu kabul ediyoruz. Barış, sadece silahların değil, adaletin ve eşitliğin tesis edilmesidir. Bu nedenle, sürecin kararlılıkla ve samimiyetle yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz,” diyerek, tüm toplumu barışa ve uzlaşmaya davet ettiler.
Alevi yazarların bu çağrıları, sadece kendi toplulukları için değil, tüm Türkiye için barışın sağlanması adına atılmış önemli bir adımdır. Alevi toplumunun sesi, bu süreçte daha çok duyulmalı ve talepleri dikkate alınmalıdır. Semah Dergisi yazarlarının bu önerileri, toplumsal barışın sağlanması ve demokratikleşme sürecinin ilerlemesi açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Daha fazla içerik: Alevi Haberleri