Pazartesi, Ağustos 25, 2025

Suriye’deki gerginlik Alevi toplumu için endişe verici gelişmeler doğuruyor

Suriye’deki mevcut siyasi durum, Cumhurbaşkanı Ahmed El Şara’nın merkeziyetçi devlet yapısını güçlendirme çabalarıyla daha da karmaşık bir hal alıyor. Özellikle Dürzi, Alevi ve Kürt toplulukları arasında artan güvensizlik, bu politikaların yarattığı tepkilerin bir yansıması olarak ortaya çıkıyor. Bu gruplar, güvenliklerinin tehdit altında olduğuna ve siyasi haklarının yok sayıldığına dair endişelerini dile getiriyor.

13 Temmuz’da IŞİD ve HTŞ’nin Süveyda’ya düzenlediği saldırılarda 1,653 kişi hayatını kaybetti. Bu saldırılar sonucunda, 725 sivilin yanı sıra 51 kadın ve 15 çocuğun yargısız infaz edildiği bildiriliyor. Bu durum, Dürzi toplumu içinde özerklik taleplerinin güçlenmesine neden oldu.

Birleşmiş Milletler’in yayımladığı raporlara göre, Alevilere yönelik saldırılar da yaygın ve sistematik bir şekilde devam ediyor. Özellikle Lazkiye ve Tartus gibi kıyı kentlerinde yaşanan olaylar, Alevi toplumunu daha da savunmasız hale getiriyor. Bu bağlamda, Alevilerin güvenliği ve haklarının korunması için uluslararası kamuoyunun daha aktif olması gerektiği vurgulanıyor.

Öte yandan, 10 Mart’ta Demokratik Suriye Güçleri ile Şara yönetimi arasında imzalanan mutabakatın uygulanmasındaki gecikmeler, özerklik talepleri konusunda anlaşmazlıkları derinleştiriyor. 8 Ağustos’ta düzenlenen Ortak Tutum Konferansı’nda, farklı etnik ve inanç gruplarından temsilciler, merkezi yönetimin baskıcı politikalarını eleştirerek ademi merkeziyetçi bir yönetim çağrısı yaptı.

Uzmanlar, El Şara’nın politikalarının toplumsal bölünmeleri derinleştirdiğini ve bileşenlerin devletle olan ilişkisini kopma noktasına getirdiğini ifade ediyor. Bu bağlamda, kapsayıcı bir anayasa ve eşit yurttaşlık talepleri, Suriye’nin geleceği için kritik bir öneme sahip.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Diğer Yazıları