Kemalistlerin sürekli tekrarladıkları bir klişe tümçeleri vardır. “Yediremeyiz” kim kimi yıyiyor,? onuda bilemiyoruz. Sözde Erdal Erzincan’lı bir açıklama yapmıştır ve Kürt kızılbaş alevileri bu yaklaşımı eleştirmiştir. Erdal beyi Kürtlere yedirmeyeceklermiş, bu yedirme, kürt fobisi sizin kuramınızdır.
Erdal Erzincan’lı kendince bir samtamada bulunmuş ve bunun yanlış olduğunu da söyleyen insanlar vardır. Buna da tahammülünüz olsun, inançın arkasına saklanarak Kürtlere olan düşmanlığınızı gizleyemezsiniz. 30 yıldır bunları tartışıyoruz.
“72 milleti içine alan kadim bir gelenektir” der, ardında ibadet dili Türkçedir der. Kürt kızılbaş vurgusu Erdal beyi rahatsız etmiş olmalıdır ki, bu açıklamayı yapma ihtiyacını duymuştur.
İnsanların inanç benlikleri olduğu gibi ulusal benlikleri de vardır. Bu tarihi toplumsal bir gerçekliktir. Türk, Arap, Kürt Alevilerinin kendini özgürce ifade etmelerinden rahatsız olmak, Alevi filozofyasıyla bağdaştırılamaz. Bu olsa olsa Devlet aklıdır. Bir sanatçının işi bu olmamalıdır.
Ben kürt ve aleviyim, her iki yanıma da sistematik bir saldırı ve asimilasyon vardır.
İki can olmadığıma göre, hangi yanımı vursalar ölürüm. Kürt kızılbaş Alevilerinin, kendi inanç benlikleri olduğu gibi, ulusal benliklerini de söylemeleri, neden Erdal beyi rahatsız etmiştir? Bu arızalı bir mantıktır.
Erdal beyi sahiplenenler, yedirmeyiz diyenler, Erdal beyi severler se, bu kemalist kibir ve hastalıktan korusunlar. Kürtler mazlumdur,, hep baskı, zülüm görmüş bir halktır, Kürt alevileri ötekinin de ötekisidir, kimseyi yeme, zorla Kürt yapma gibi bir uğraşları, çabaları yoktur.
Alevilik konuşulaçaksa, Alevi felsefesinin temel ilkesi hakikattır. Zalime karşı mazlumun yanında durabilmektir. Erdal bey bu yaklaşımla yoldan çıkmış ateşe düşmüştür.