Çankaya Cemevi Derneği davasında, Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi Yargıtay’a rağmen “Cemevinin ibadethane” olduğu kararında ısrar etti.
Ankara 16. Hukuk Mahkemesi’nde dün görülen Çankaya Cemevi kapatma davasında, mahkeme, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin “cemevi ibadethane değildir” gerekçesiyle derneği kapatma yönündeki kararını hukuka uygun bulmayarak daha önce “cemevinin ibadethane olduğu” doğrultusunda verdiği kararında direndi.
Dün görülen duruşmada, Yargıtay’ın 10 Mayıs 2012 gün ve E.2012/262 tarihli ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nı referans alarak “Cemevleri ibadethane değildir” yönündeki bozma kararı okunarak taraflara ne diyecekleri soruldu. Cumhuriyet Savcısı İsmail Akdoğan ise Yargıtay kararının yerinde olduğunu, karara uyularak Çankaya Cemevi Derneğinin kapatılması yönünde karar verilmesini talep etti. Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği’nin Avukatı Fevzi Gümüş ise “Yargıtay kararının hukuka aykırı olduğunu, Cemevlerinin Tekke ve Zaviyeler Yasası kapsamında değerlendirilemeyeceğini, ayrıca Cemevinin ibadethane olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusunda Diyanet İşleri Başkanlığından görüş sorulmasının temel haklara, inanç özgürlüğüne tümüyle aykırı ve kabul edilemez olduğunu” ifade etti.
Mahkeme Hakimi Yaşar Eren ise Cumhuriyet Savcısı’nın aksi görüşüne rağmen ilk kararındaki değerlendirmelerini gerekçe göstererek, kararında ısrar etti ve bir kez daha “Cemevinin ibadethane” olduğunu, bunun hem hukuksal, hem de toplumsal zemini olduğuna hükmetti.
Konuyla ilgili olarak Avukat Ali Yıldırım ise şunları söyledi: “Şimdi eğer, Cumhuriyet Savcısı kararı yeniden temyiz ederse, dava ile ilgili karar bu kez Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun önüne gidecek. Hukuk Genel Kurulu’nun hiç değilse bu kez Diyaneti değil, hukuğu ve toplumsal gerçekliği referans alacağına inanıyoruz. Eğer Yargıtay bu kararı onarsa bu Türkiye’de çok önemli bir sorunu çözecek bir karar haline gelir.”
NE OLMUŞTU?
Ankara’da kurulan “Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği” tüzüğüne ”Derneğin amacı Çankaya’da Aleviler için Alevi inancının ve ibadetinin merkezi olan cemevleri yapmak ve yaptırmak” şeklinde bir madde koymuştu.
Ankara İl Dernekler Müdürlüğü’nün itirazı ile Cumhuriyet Başsavcılığı, tüzüğünde ”cemevlerini ibadet yeri olarak” nitelendirdiği için Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği hakkında kapatma davası açmıştı. Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada, mahkeme dernek alehinde açılan davayı ”Cemevleri yüzyıllardır Alevilerin ibadet yeri olarak toplumca bilinmiş ve kabul görmüştür. Derneğin tüzüğünde yazılı bulunan ‘Cemevleri ibadethanedir’ hükmü Anayasa’nın 2. maddesine aykırılık taşımadığı gibi kanunlarla da yasaklanmamıştır” gerekçesiyle reddetmiş ve derneğin faaliyetlerine izin vermişti.
Mahkemenin bu kararı savcılık tarafından temyiz edilince, dosyayı görüşen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını oy çokluğuyla bozmuştu. Yargıtay bozma gerekçesini Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “633 sayılı Yasa ve düzenlemeler karşısında cami ve mescit dışında bir yerin ibadethane olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı” yönündeki görüşüne dayandırmıştı.
(yurt gazetesi)