Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin, Alevilerle ilgili AİHM kararlarını da görüşeceği toplantısı bugün (2 Aralık) sona eriyor. HDP Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, “AKP hükümeti, AİHM kararlarına rağmen hiçbir şekilde adım atmadı. Hatta kararları görmezden gelip, kafasını kuma gömen bir anlayışla yoluna devam etti” dedi. Koçyiğit, Bakanlar Komitesi’nden olumsuz sonuç çıkması halinde Alevilerin çok güçlü bir şekilde itiraz etmesi gerektiğini kaydetti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Bakanlar Konseyi, Alevilerin yaşadığı hak ihlalleri ile ilgili 30 Kasım’a başlattığı toplantısını bugün (2 Aralık) sonlandıracak. Konseyin, sonuç bildirgesini hangi tarihte açıklayacağı henüz netlik kazanmazken Alevi cephesinden, toplantının önemine dair görüşler gelmeye devam ediyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Türkiye’de halen Alevilerin inkarı üzerine kurulu bir sistemin olduğuna dikkat çekti. Kılıç Koçyiğit, Cumhuriyet tarihinin sadece Sünni-Hanefileri baz aldığını belirterek “Bu anlamıyla kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı da tek mezhebe hizmet veren bir kurum durumundadır. Türkiye’de başta Aleviler olmak üzere diğer bütün inançların inkar edildiğine ve haklarının hiçbir düzeyde tanınmadığını ifade etmemiz gerekiyor” yorumunu yaptı.
“KARARLARIN TAKİBİNİ YAPMAK KONUSUNDA EKSİK KALDIK”
HDP’li Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Alevilerin uzun yıllardır eşit yurttaşlık mücadelesi verdiklerine işaret ederek AİHM’den gelen kararların yeterince sahiplenilmediğini belirtti. “Ne yazık ki bizler, bu önemli kararlar ekseninde mücadelemizi yükseltmek ve devleti adım atma noktasında zorlamakta eksiklikler yaşadık” diyen Gülüstan Kılıç Koçyiğit, şöyle devam etti:
“Öncelikle inancın tanınması ve Alevilerin inançsal ihtiyaçlarının karşılanması, cemevlerinin ibadethane olarak görülmesi, zorunlu din derslerinin kaldırılması, özellikle de Alevi dergahlarının iade edilmesi ve asimilasyon politikalarından vazgeçilmesi yönünde bir dizi talepler var. Ama ne yazık ki Türkiye, bütün bu talepleri görmezden gelen bir yerde durdu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, hak ihlallerine dair karar verdi ancak o günden bugüne Türkiye’de hiç bir adım atılmış değil. Bir dönem Alevi açılımı yaptığını söyleyen AKP hükümeti, hiçbir şekilde adım atmadı. Hatta deyim yerindeyse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını görmezden gelen, kafasını kuma gömen bir anlayışla yoluna devam etti.
Söz konusu kararlar Alevi toplumu için çok önemli. Uluslararası bir mahkeme, Türkiye’deki Alevilerin hak ihlallerini kayıt altına almış oldu. Türkiye’ye ‘Git ve kendi kurumsal yapını buna göre düzenle. Alevilerin hakkını, hukukunu tanı. Alevi çocuklarını okulda asimile etmekten vazgeç’ dedi. Bu anlamıyla alınan kararların Alevi toplumu açısından çok önemli olduğunu ifade etmek gerekiyor. Fakat bu kararın ciddi takibini yapmak, toplumsal mücadelesini yükseltmek, bir dizi eylem ve devleti bu konuda adım atmaya zorlama noktasında Alevi toplumunun açıkçası zayıf kaldığını ifade edebiliriz.”
“AKP, MANİPÜLASYON YAPMAYA ÇALIŞTI”
Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, 30 Kasım’da başlayan toplantı öncesinde AKP’nin, cemevlerini gezerek bir atağa kalkıştığını söyleyerek, “Alevi kanaat önderleri ile bir dizi görüşmeler yapılarak aslında Alevi toplumuna bir parmak bal çalarak, toplumun temel haklarından vazgeçmeleri yönünde taleplerde bulunuldu. Cemevlerinin ‘Kültür Evi’ olarak düzenlenmesi, Alevi dedelerine maaş bağlanması gibi bazı düzenlemeler ile bütün bu eşit yurttaşlık haklarını gölgede bırakacak bir manipülasyon yapmaya çalıştılar. Ama bu konuda Alevi toplumu gerçekten iyi bir yerde durdu. Ve Alevi toplumu eşit yurttaşlık taleplerini tekrar dile getirerek bu atraksiyonu boşa çıkardı” diye konuştu.
“OLUMSUZ BİR KARAR ÇIKARSA GÜÇLÜ ŞEKİLDE İTİRAZ ETMELİ”
Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Avrupa Konseyi toplantısından çıkacak sonuç sonrasında Alevi örgütlerinin nasıl hareket etmesi gerektiği konusunda da görüş paylaştı. “Amacımız, bağcıyı dövmek değil” diyen Kılıç Koçyiğit, şunları kaydetti:
“Bakanlar Konseyi, AİHM tarafınca alınan kararların uygulanmadığı noktasında nasıl bir süreç ve yöntem izleneceğine dair tartışma yürütüyordur. Türkiye’nin bu kararlara uymaması nedeniyle bir dizi yaptırımın gündeme gelmesi gerekiyor.
Almanya’da birçok eyalette Alevilik resmi inanç olarak diğer inançlarla eşit statüde kabul edildi. Bu anlamıyla Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin, bunu görmezden gelen bir tutum takılacağını düşünmüyorum. Alevi toplumunun lehine bir karar çıkacağını öngörmek mümkün. Ama Türkiye’nin birtakım vaatlerde bulunması nedeniyle olumsuz bir karar çıkarsa da tabii ki Alevi toplumunun buna çok güçlü bir şekilde itiraz etmesi gerekiyor. Türkiye’nin bir takım vaatlerde bulunması durumunda olumsuz bir karar çıkarsa da tabi ki Alevi toplumunun buna çok güçlü şekilde itiraz etmesi gerekiyor. Olumsuz bir karar, Avrupa’nın Alevi inkarını reddettiklerinin teyidi anlamına da gelir.
Türkiye’nin adım atması için demokratik kamuoyunun daha fazla adım atması gerekiyor. Mesele bizim açımızdan Türkiye’nin ceza alması, mahkum olması değildir. Türkiye’de yaşayan Alevilerin eşit yurttaşlık hakkına sahip olmalarını istiyoruz. Bu anlamıyla biz, üzüm yemek istiyoruz, bağcıyı dövmek gibi bir derdimiz yok. Cemevlerinin resmi olarak ibadethane statüsünde tanınması ve anayasal hakların gerektirecek bütün düzenlemelerin yapılmasını talep ettiğimizi belirtiyoruz.”
Eren GÜVEN/ANKARA