Ulus’taki eylemi Halkevleri üyeleri düzenledi. Burada yapılan açıklamaya çok sayıda kişi katıldı.
“Geçinemiyoruz, vergiden muaf insanca yaşanacak asgari ücret” yazılı pankartın açıldığı eylemde “Asgari ücret vergiden muaf tutulsun” ve “Emekli maaşı asgari ücret düzeyine yükselsin” yazılı dövizler taşındı.
Eylemciler sık sık “Hükümet istifa” ve “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganlarını attı.
Halkevleri Genel Sekreteri Mustafa Eberliköse, “Gün ışımadan işe giden gün kararmadan işten dönmeyenleriz. Pazarda, markette filelerini dolduramayan bizleriz. Bu soğuk kış günlerinde evlerinde kombi, odun, kömür yakmaktan korkan, battaniye altında oturanlar da bizleriz. Tencerede suyu kaynatınca içine atacak bir patates, bir havuç bulamayan ama yine de bir paket makarna için dilenmeyenleriz. Bizler asgari ücrete dahi ulaşamayan göçmenleri, mültecileriz” dedi.
Eberliköse, vergiden muaf, insanca yaşayabilecekleri bir asgari ücret talebi için eylem yaptıklarını vurguladı.
Eberliköse şunları ekledi: “Asgari ücret geçim ücreti olsun. En düşük emekli maaşı asgari ücret düzeyine yükseltilsin. Kiralar denetlensin, kiracılar desteklensin. Faturalar ve gıdalarda KDV sıfırlansın. Her konuta parasız 18 metreküp su, 140 metreküp doğalgaz, 230 Kw/h elektrik verilsin. Ödenmeyen faturalar nedeniyle elektrik, su, doğalgaz kesilmesin. Diyanete, savaşa değil halkın insanca yaşamasına bütçe. Çalışma haktır, herkese güvenceli iş koşulları sağlansın. Buradan tüm geçinemeyenlere çağrımız olsun; Bir araya gelelim. Umudunu kaybedene umut, ekmeğini kaybedene ekmek, geleceğini kaybedene gelecek olmak için el ele verelim.”
Eylemde yer alan işçi Kadriye Çağlar Yılmaz ise “Her gün bir kadın işçi olarak sabah dükkanda bulduğum odunları yakıyorum. Telefonumuzu sorup duruyorlar. Peki ödenmeyen faturalarımızı kim soruyor?” diye tepki gösterdi.
Yılmaz, “Üzerinde mont var diyecekler. Üzerimdeki mont 4 kuşaktan kalma. Geçinemiyoruz, alış-veriş yapamıyoruz. Toklar açın halinden anlamazlar. Birçoğumuz buradayız ama gelemeyen birçoğu da var” diye konuştu.
İşçi Buse Üçer, örgütlenmenin herkes için tek çare olduğunu ifade ederek, yoksulluğun en büyük yükünün kadınların omzunda olduğunu söyledi. Üçer, kadınlar olarak en güvencesiz işlerde çalıştıklarını belirtti.
Eylemciler daha sonra yanlarında getirdikleri ve ödeyemedikleri faturaları boş bir tencereye boşalttı.