Pazartesi, Eylül 15, 2025

Feminist kadınlar: İsyanımız var, tahammülümüz yok

Feminist kadınların öncülüğünde bir araya gelen kadınlar, “İsyanımız var, tahammülümüz yok” dedi.
Feminist kadınlar öncülüğünde bir araya gelen kadınlar “Yoksulluğa karşı feminist isyandayız” şiarıyla Beşiktaş Kartal heykeli önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada “Yoksulluğa feminist isyan” pankartının açıldığı açıklamada kadınlar ellerinde “Ücretli ve ücretsiz emek sömürüsüne son”, ”Dolapta zıkkımın kökü sokakta isyan var”, “İsyanım dolar gibi yükseliyor” dövizlerini tutarak sık sık “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Yaşasın feminist mücadelemiz” sloganlarını attı. Açıklamayı kadınlar adına Bilen Sevda Könen, Fatmagül Altındağ, Selin Top okudu.
‘Tahammülümüz yok’
Kapitalist sistemin kadını her gün yoksullaştırdığını, krizin faturasını ödemek zorunda bıraktığını ifade eden kadınlar,  “İsyanımız var! Biz, bizlere dayatılan hayatları değil, feminist isyanımızla kuracağımız kendi hayatlarımızı yaşamak istiyoruz. Erkek şiddetinden kadın cinayetlerine, trans cinayetlerine, nefret söylemlerine, göçmen olduğumuz için emeğimizin ve bedenimizin sömürülmesine, esnek ve güvencesiz çalışmaya, aileye hapseden politikalara, bize anneliğin en önemli makam olduğunu dayatmaya çalışan söylemlere, kürtaj yasal olduğu halde fiilen ulaşmanın imkansız hale getirilmesine, her gün tekinsizleşen sokaklarda arkamıza bakmadan yürüyememeye, toplu ulaşımda sürekli tetikte olmaya, yoksulluğa tahammülümüz yok” dedi.
Ekonomi en çok kadınları etkiliyor
Temel gıda malzemelerinin yanında temel ihtiyaçlardan biri olan ped gibi hijyen ürünlerine gelen zamların kadınların bütçesini sarstığını ifade eden kadınlar, “Hesapsız, kitapsız yaşamak istiyoruz” dedi. Kadınlar,  “Barınamıyoruz! Kiralardaki devasa artışlar, biz kadınları ve LGBTİ+’ları daha da derinden etkiliyor. Kadınlar için tek başına yaşamak gittikçe olanaksızlaşıyor. Artan kiralar ve hayat pahalılığı yüzünden çoğu kadın aile evinde, kocayla, babayla ya da partneriyle yaşamak mecburiyetinde kalıyor. Tek yaşıyorsa evini kapatıp aile evine dönmek zorunda kalıyor” diye belirtti.
‘Kadınlar aileye mahkum ediliyor’
Pandemi bahane edilerek işten çıkartılanların ilk kadınlar olduğunu dile getiren kadınlar, AKP iktidarının körüklediği ırkçılığın göçmen kadınların bedenin sömürülmesinde somut bir örnek olarak ortaya çıktığını vurguladı. Kadınlar, “En kuralsız, esnek ve güvencesiz çalışanlar göçmen kadınlar oluyor. Patronlar emeklerini sömürürken, örgütlü olamadıkları ve resmi şikayet kanalları kapalı olduğu için kapitalizmin en vahşi yüzü ile karşı karşıya kalıyorlar. Kreş sorunu derinleşiyor, çocukların bakım emeği ücretli çalışan kadınlar için ciddi bir sorun haline geliyor. Çocuk bakımı anneanne ya da babaanneye devrediliyor çocuklu kadınlar bir açıdan aileye mahkum hale getiriliyor. Dışarıda ücretli çalışan kadın için ise kreş bulunmaması hane içinde bir karar noktasına sürüklüyor” dedi.
‘Kürtaj yasal ama yasak’
Devlet hastanelerinde kürtajın yasal olduğu halde yasak olduğunu belirten kadınlar,  “Erişilebilir, ücretsiz kürtaj hakkımız için mücadele etmemiz gerekiyor. Kürtajın yanı sıra ahlakçı veya homofobik olmayan, kapsayıcı bir jinekolojik sağlık hizmetine ulaşım zaten zor iken, bir de devlet hastanelerinde randevu bulma zorluğu, muayene sürelerinin 5 dakikaya indirilmesi özensiz ve yetersiz muayene ve tedavi süreçlerine neden oluyor. Özel hastanelerin fiyatlarının kontrolsüz bir şekilde artmasının getirdiği seçeneksizlikle de yer yer geri dönülmez sağlık problemleri ile karşı karşıya kalınıyor” diye ifade etti.
‘Umudumuz birbirimizde’
Kadınların dolu dolu kahkahalarıyla gönüllerince yaşamak istediğinin altını çizen kadınlar, “  Biz bu heteropatriyarkal kapitalizme mecbur değiliz. Artık sarsmanın zamanı gelmedi mi? İliklerimize kadar hissettiğimiz bu yoksulluğu, bu şiddet ortamını, bulunduğumuz her yerde teşhir edelim ve feminist isyanımızı büyüterek artık yeter diyelim. 2022’de feminist hayallerimizin peşinden gidip en yakınımızdaki eli tutma zamanı, birlikte dayanışma alanlarımızı büyütüp, isyanımızı güçlendirme zamanı. Çünkü dünyayı sarsacak gücümüz var. Çünkü umudumuz birbirimizde” diye konuştu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz