Şahı Merdan Cemevi yöneticilerinden Dede Fevzi Soylu, “Bir ticarethane gibi stopaj dahi veriyoruz” diyerek başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere yapılan zamları eleştirdi.
Başta elektrik ve doğal gaz olmak üzere yakın zamanda yapılan zamlara Şahı Merdan Cemevi Kültür Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nden de itiraz geldi. Dede Fevzi Soylu, önceki aylara oranla yüksek faturaların geldiğini belirtip, artık birikmiş olan bütçelerini harcadıklarını söyledi.
“İNSANLAR EKONOMİK BUNALIMDA”
Mamak ilçesindeki derneğin aynı zamanda kurucularından olan Fevzi Soylu, Şahı Merdan Cemevi’nin bir ticarethane gibi stopaj vergisi dahi ödediğini vurgulayıp şu eleştiriyi yaptı:
“10 yıldır yaptığımız bir birikimimiz vardı, artık o onlardan kullanıyoruz. Başka türlü ödeme şansımız yok. 5 katlı bir binanın altındayız. Mahallede ancak cemevi olarak burayı bulabildik. Tapuda da ‘dükkan’ diye görünüyor. Bizler bir ticarethane gibi stopaj vergisi dahi veriyoruz. Tıpkı alışveriş yapıyormuşuz gibi…
Üye aidatları ve gönüllü bağışların dışında burada hiçbir gelirimiz yok. 2 yıla yakın bir sürede pandemi sebebiyle tüm kurallara uyduk ve 1 yıla yakın kapalı kaldık. O zaman dahi hem vergimizi hem kiramızı hem de faturalarımızı ödedik. Özellikle bu günlerde ödemeler konusunda çok sıkıntımız var. Üyelerimiz gelemiyor. Aylık aidatımızın ücreti 5 lira. İnsanlar onu dahi veremiyor. Haliyle insanlar ekonomik bunalımda.”
“CUMHURBAŞKANI AİHM KARARLARINI İMZALASIN”
Dede Fevzi Soylu, Alevi örgütlerinin elektrik faturalarını ödememe konusunda almış olduğu kararları da “canı gönülden” desteklediklerini belirtti. Karardan ötürü memnuniyetini dile getiren Soylu, şu açıklamayı yaptı:
“Beraber hareket ediyormuşuz gibi gönlümüz onlarla. En azından şu elektrik ve doğal gazımızı devlet karşılarsa; camiler, sinagog, havralar gibi…
Hemen yanımızda Hz. Ali Cami var. bunlara devletimizin gücü yetiyor. Her 300 metrede bir camimiz var. Biz de burada Allah, Muhammed, Ali ibadeti yapıyoruz. Bizim de bir inanç şeklimiz var. Bizler camiye karşı değiliz. Ama bize de kimse karşı çıkmasın. Biz de kendi inancımızı yaşıyoruz.
Alınmış olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı var, bunu bütün dünya biliyor. Elektrik, doğal gaz, su faturaları için kurumlara gittiğimizde bize diyorlar ki ‘Meclise gidip anayasaya yazdırın’. Bizi Meclisin dikkate almayacağını onlar da biliyor. Bu karar sayın Cumhurbaşkanımızın iki dudağı arasındadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aldığı kararlara imzasını atsa toplumun hiçbir sıkıntısı kalmayacak. Ben bir seyit evladıyım, dede çocuğuyum. Devlet bana maaş vermesin. Dedelerin hiçbirisine maaş verilmesin ama bizim bu ihtiyaçlarımızı karşılaşsınlar, başka da bir şey istemiyoruz. Biz kendi yağımızda kavruluyoruz. Biz de bu ülkeye vergi veriyoruz.”
EREN GÜVEN-MELİS CİDDİOĞLU/ANKARA PİRHA