Cem yürüten anaların yetersizliğine dair açıklamalarda bulunan Abdal Musa Kültür ve Tanıtma Derneği Başkanı Gülçin Akça, Aleviliğin kadıncıl bir inanç olduğunu söyledi. Akça, “Onlar yapamazlar, beceremezler şeklinde bir müdahale ile yine analarımızın önü kesildi. Eğer siz burada posta oturuyorsanız mutlaka yanınızda bir ananın olması gerekiyor” dedi.
Hacı Bektaş Veli Postnişini Veliyettin Ulusoy’dan el alan ve her yıl dernekte görgü cemlerini yürüten Abdal Musa Kültür ve Tanıtma Derneği Başkanı Gülçin Akça, cemi yürüten anaların sayıca yetersizliğine ilişkin PİRHA‘ya açıklamalarda bulundu.
“ALEVİLİK KADINCIL BİR İNANÇ SİSTEMİ”
“Alevilik, kadıncıl bir inanç” diyen Akça, Alevi deyişlerine değinirken, “Kandildeki nurda Fatma Ana der. Buradan yola çıkarsak Alevi inancı kadıncıl bir inanç sistemi. Anadolu’daki ocaklarımızı düşünelim. Ocaklarımızda dedelerimiz var ama dedelerimizle birlikte analarımızın da olması gerekiyor. Eğer 100 dede varsa mantıken 100 de ana olması gerekiyor. Alevilik inancında bize aktarıldığı kadarıyla kadın, erkek eşit. Böyle aktarılıyor. Teorik olarak böyle ama pratikte kadın erkek eşit değil. Tamamen erkek dilinin hâkim olduğu şu anda bir inanç sisteminin içinde bizler mücadele ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“ŞU ANDA DEDELER VAR AMA ANALAR YOK”
Akça, eşitsizliğe neden olan etmenleri ise şöyle sıraladı:
“Eril dile dönmesindeki en büyük etkenlerden birisi devletin baskısıdır. Diğer taraftan İslam inancının baskısı ve üçüncü seçenek de Alevi erkekleri.”
Cem yürüten ana sayısının çok az olduğunu belirten Akça, “Alevi erkekleri sistemin etkisi altında kalarak örgütlerde, ailede, sosyal alanlarda kadınların görünmesini istemiyorlar. Ocaklardaki dedelerle birlikte analar, ana bacılarımız bu geleneğini sürdürüp, Alevi inancını yürüten kişilerdi. Ama maalesef şu anda sadece dedelerimiz var, analarımız yok. Cem yürüten şu anda bildiğim kadarıyla 5-6 Türkiye’de, yine o civarda 5-6 da Avrupa’da anamız var” dedi.
“KADINLARIN POSTTA OLMASI GEREKİYOR”
“Maalesef dedeler, erkek zihniyeti burada da anaların önüne geçti” diyen Akça, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Onlar yapamazlar, beceremezler şeklinde bir müdahale ile yine analarımızın önü kesildi. Eğer siz burada posta oturuyorsanız mutlaka yanınızda bir ananın olması gerekiyor. Eşi olmasa da bacısı olabilir ya da bir kadın kimliğinin bu postta olması gerekiyor. Bizi bu şekilde görünmez kılıyorlar.
Ocakların o dönemlerinde kadınlar vardı, kadınlar sorunları çözüyorlardı. Müdahale edilmesi gereken yerde müdahale ediyorlardı. Benim büyük annem Kayseri’de kendisine Efili Ana derler. Dedemin annesi öylesine güçlü kimlikli bir kadınmış ki, yöredeki kadınların sorunları olduğu zaman “Efili bacıya gidelim o çözer” derlermiş. Atına atlar köyden köye gider; danışılacak, gerekirse müdahale edilecek bir iş varsa yaparmış. Çok güçlü bir kadınmış ve dedemin adını “Efili’nin Yusuf” diye yani annesinin kimliği ile anlatırlar. Böylesine güçlü bir gelenekten gelmişiz ama maalesef şimdi analarımız yok. Var fakat yok.”
Cebrail ARSLAN/ANTALYA