‘Devlet Gazi’de suçüstü yakalandı’
Gazi katliamında 22 kişinin katledildiğini hatırlatan Karakaya, devletin Gazi’de suçüstü yakalandığını belirtti. Katliamın ardından başlayan Gazi davasının akıbetinin ise tüm kontrgerilla katliamlarındaki gibi olduğuna dikkat çeken Karakaya, “Trabzon’da mahkeme başkanı Hüseyin İmamoğlu’nun ‘Ben bu davada polislerden yana tarafım polis cinayet işlemez’ diyerek davadan çekildiğini açıklamış olması, Gazi davasının nasıl da zor bir zeminde yürüdüğünü anlatmaya yetmektedir” dedi.
Katliamdan zafere
Gazi Katliamı’nın toplumsal mücadeleye dönük bir gözdağı olduğunu kaydeden Karakaya, gözdağı amaçlı bir başka katliamın da 12 Mart 2004’te Qamişlo’da gerçekleştirildiğini belirtti. Bu tarihte oynanan bir futbol maçı bahanesiyle, planlı bir provokasyonun ürünü olarak gerçekleştirilen katliamda 40’ın üzerinde kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “9 yıl önce Qamişlo katliamının ardından başlayan örgütlenme bugün inşa edilen demokratik özerklikle muazzam bir düzeye ulaşmıştır. 9 yıl önce katliamla susturulmak istenen halkımız bugün kaderini eline almıştır. Direniş zafere evirilmiş, Batı Kürdistan halkımız direnen halkların kazanacağını dosta düşmana göstermiştir” şeklinde konuştu.
Bugün Suriye’de yaşananlar karşısında kıyameti koparanların ve Esed yönetimine düşman kesilenlerin o dönemde gerçekleşen katliama ortaklık yaptığını dile getiren Karakaya, bunun iki yüzlülük olduğunu ifade ederek, katliamları nefretle kınadıklarını ve yaşamını yitirenleri saygıyla andıklarını belirtti.
Manisa’nda Gazi katliamı kınandı
Gazi katliamına ilişkin Manisa’daki bazı siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları tarafından Alevi Kültür Derneği Manisa Şubesi’nde basın açıklaması yapıldı. Toplantıya katılan siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları adına açıklama yapan Alevi Kültür Derneği Manisa Şube Başkanı Sevim Savunmaz, Gazi katliamını kınayarak, şunları söyledi: ”Tarih bizlere gösteriyor ki, devlet hiçbir zaman masum halkları; kimliklerinden, inançlarından ve düşüncelerinden dolayı katletmekten geri durmamıştır. Biz bunu dün Dersim’de, Malatya’da, Maraş’da, Çorum ve Sivas’ta da gördük. Son olarak da Roboski’de 34 Kürt köylüsünün üzerine bombalar yağdırılırken gördük. Bunun için bu topraklarda yaşayan tüm ezilen, yok sayılan ve ötekileştirilen halkalarla yan yana, omuz omuza mücadele yürüterek katliamlara, yok sayma ve sindirme politikalarına dur diyebiliriz.”