Yavuz Bingöl’ün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile gerçekleştirdiği görüşmede Alevi deyişi söylemesi, Alevi toplumu içinde sert tepkilere yol açtı. Bingöl’ün Bahçeli’nin huzurunda “Seversen Ali’yi, değme yarama” deyişini okuması, Alevi inanç değerlerinin siyasete alet edilmesi olarak değerlendirildi. Tepkilerde, Alevi inancının, siyasal iktidarların gölgesinde araçsallaştırılmasının kabul edilemez olduğu vurgulandı.
Alevi çevreleri, Bingöl’ün bu davranışını eleştirirken, “Deyiş söylemekle Alevi olunmaz. Hele zalimin gölgesinde, onun diline dolanan biriysen hiç olunmaz!” şeklinde açıklamalarda bulundu. Bu ifadeler, Alevi inancını, öz değerleri ile bağdaştıran bir duruş sergileme isteğini gösteriyor.
Ayrıca, bazı yorumlarda Bingöl’ün geçmişte halk ozanlarıyla anıldığı, ancak şimdi Alevi değerlerinden uzaklaştığına dikkat çekilerek, “Kimi bozkırın tezenesi, kimi bozkırın tezeği oldu” denildi. Alevi-Bektaşi geleneğinde deyişlerin, cem ve semah gibi ibadetlerin özünde yer aldığı ve bu tür değerlerin politik gösterilerde yer almasının yanlış olduğu ifade edildi.
Sonuç olarak, Alevi inanç unsurlarının siyasi meşruiyet sağlama amacıyla kullanılması Alevi toplumu tarafından reddedilmektedir. Alevi bireyler, inanç değerlerinin iktidar ilişkileri altında araçsallaştırılmasına karşı çıkmakta ve bu konudaki hassasiyetlerini dile getirmektedir.