MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin cemevi açıklaması Alevi çevrelerinde yankı uyandırdı. Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada cemevlerinin ibadethane olarak tescil edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Bu konuda atılgan olunmalı, engeller birer birer kaldırılmalıdır” dedi.
“Cami ne kadar bizimse cemevi de bizimdir”
Bahçeli konuşmasında, Alevi toplumuna yönelik dikkat çeken ifadeler kullandı:
“Hepimiz Müslüman değil miyiz? Hepimizin Allah’ı, peygamberi, kıblesi, kitabı bir değil mi? Etnik ve mezhebi ayrılıklar kimi mihraplar tarafından silah gibi kullanılmadı mı? Birbirimizi çatık kaşlarla takipten bıkmadık mı? Yetmedi mi çektiğimiz çile ve eziyetler? Tek yürek olmayalım mı?
Hem Aleviyiz hem Sünni, hepsinden evveli de Müslüman Türk milletiyiz. Alevi kardeşlerimiz bizim canımızdır, onların her sorunu bizim de sorunumuzdur. Cami ne kadar bizimse, cemevi de bizimdir.”
“Cemevlerinin ibadethane olması engeli kalkmalıdır”
Bahçeli’nin cemevi açıklaması kapsamında MHP lideri, Aleviliği inanç ve kültür alanının dışına çıkarmaya çalışan çevreleri de eleştirdi.
“Alevi kardeşlerimizin cemevini ibadet olarak görmelerine anlayış göstermek lazım. Cemevlerinin ibadethane olması engeli kalkmalıdır.”
Bahçeli ayrıca, “Alevi kardeşlerimizin her isteği bizim de isteğimizdir” diyerek Alevi toplumuna yönelik kapsayıcı mesajlar verdi.
“Maraş’tan Çorum’a kadar yaşananlar bizim ilgi sahamızın dışındadır”
MHP lideri konuşmasında geçmişte yaşanan Alevi katliamlarına da değindi:
“Dün ne diyorsak bugün de aynı çizgideyiz. Maraş’tan Çorum’a kadar yaşananların iç yüzünü okumayanlar, emin olun ki bizim ilgi ve irtibat sahamızın sonuna kadar dışındadır. Hacıbektaş’ta yaklaşık 6 bin metrekarelik dünyanın en büyük cemevi külliyesinin milli birliğimizin nişanesi olması Allah’tan niyazımızdır.”
Alevi çevrelerinden temkinli tepki
Bahçeli’nin cemevi açıklaması, Alevi toplumu içinde temkinli ve kuşkulu bir şekilde karşılandı.
Birçok Alevi kurumu, MHP’nin geçmişte yaşanan Maraş, Çorum ve Sivas katliamlarındaki rolüyle yüzleşmeden yaptığı bu açıklamaların samimiyetinin sorgulanacağını ifade etti.
Alevi örgütleri, “öncelikle geçmişte yaşanan acıların kabul edilmesi ve sorumluluk alınması” gerektiğini vurguluyor. Açıklamanın ancak samimi bir yüzleşme ve adalet adımlarıyla anlam kazanabileceğini belirtiyorlar.