Cuma, Kasım 14, 2025

Dersim’in acısı: Unutulmayan bir tarih ve direniş öyküsü!

Dersim’in Bitmeyen Ağıdı: Hatice Taybara ve Geçmişin Yükü

Dersim coğrafyası, tarih boyunca birçok acıya tanıklık etti. Bu acılar, her taşın ve suyun başında yükselen ağıtlarla anımsanıyor. 1937-38 yıllarında gerçekleşen Dersim Katliamı, bu acıların en derin izlerini bıraktı. Hatice Taybara, bu katliamın tanığı olarak geçmişin yükünü ağıtlara döküyor. Seyit Rıza’nın 1934 yılında bir pusuda öldürülen oğlu Baba üzerinden, birlik olamamanın getirdiği acıları dile getiriyor.

Dersim Katliamı, 4 Mayıs 1937 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla başlatılan “Tunceli Tenkil Harekatı” ile resmi olarak devreye girdi. Resmi rakamlara göre 1937’de bin 737, 1938’de ise 6 bin 868 kişi katledildi. Ancak tarih araştırmacıları, katliamda yaklaşık 70 bin insanın hayatını kaybettiğini belirtmektedir. Çocuk, kadın ve yaşlıların da aralarında bulunduğu on binlerce kişi sürgün edildi ve ailelerinden ayrı düşürülen kız çocukları, askerlere verildi.

87 yıl sonra hala Dersim Katliamı’nın aydınlatılmasına dair atılmış bir adım yok. Devlet, bu trajedinin üzerindeki perdeleri kaldıracak girişimlerde bulunmadı. Hatice Taybara, ağıtlarıyla bu acıları tazelemekte ve yitirilenlerin anısını yaşatmaya çalışmaktadır. Geçmişin izlerini unutmamak, benzer acıların yaşanmaması ve birlik olmanın önemini vurgulamak, ağıtçıların sesinden Dersim coğrafyasına yayılan bir mesajdır.

Dersim’in geçmişi, sadece bir tarih değil; aynı zamanda bir hafıza ve kimlik meselesidir. Hatice Taybara’nın sesi, bu hafızayı yaşatmak ve geleceğe taşımak adına önemli bir görev üstlenmektedir. Unutulmaması gereken, her acının bir daha yaşanmaması için ders çıkarılması gerektiğidir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz