Avrupa Arap Alevileri Federasyonu, Suriye’de Alevilere yönelik artan insan hakları ihlalleri hakkında kapsamlı bir açıklama yaptı. Federasyon, özellikle Suriye’nin kıyı bölgeleri ve Humus’ta barışçıl gösterilere yönelik silahlı müdahalelerin, Alevi toplumunun can güvenliğini tehdit ettiğini belirtti. Açıklamada, bu durumun yalnızca bölgesel bir güvenlik sorunu değil, aynı zamanda uluslararası hukuka aykırı bir suç olduğu vurgulandı.
Alevi yurttaşların barışçıl talepleriyle sokağa çıkmalarının ardından yaşanan orantısız güç kullanımı sonucunda ölümler ve yaralanmalar meydana geldiği aktarıldı. Federasyon, bu tür müdahalelerin ağır bir insan hakları ihlali olduğunun altını çizerek, bu uygulamaların doğrudan cezai sorumluluk doğurduğunu ifade etti.
Açıklamada, inanç kimlikleri nedeniyle sivillerin hedef haline getirilmesinin kabul edilemez olduğu belirtildi. Alevi toplumunun bir çatışmanın tarafı olmadığı ve dolayısıyla cezalandırılamayacağı vurgulandı. Ayrıca, gösteriler sonrası Alevi sivillerin evlerine yönelik baskın, tehdit ve fişleme iddialarının ciddi bir endişe kaynağı oluşturduğu kaydedildi.
Federasyon, Alevi sivillerin derhal korunmasını, bağımsız ve uluslararası denetime açık soruşturmaların yapılmasını ve mezhepsel kimliği hedef alan nefret söylemi ile şiddetin sona erdirilmesini talep etti. Ayrıca, uluslararası insan hakları mekanizmalarının bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiği ifade edildi.
Açıklamanın sonunda, Arap Alevi toplumunun adalet, eşit yurttaşlık ve inanç özgürlüğü taleplerinin evrensel bir hak olduğu vurgulanarak, uluslararası kamuoyunun bu ihlallere karşı sessiz kalmaması gerektiği belirtildi.